RABİA KATLİAMININ 100. GÜNÜ Mısır'da, güvenlik güçlerinin darbe karşıtı göstericilere ateş açması sonucu yüzlerce sivilin hayatını kaybettiği "Rabiatül Adeviyye Katliamı"nın üzerinden 99 gün geçti. Yarın 100'üncü gününe girecek olan katliamla ilgili şimdiye kadar faillerin bulunmaması ve dava açılmaması maktullerin aileleri arasında infiale yol açtı. Rabia katliamının sembol ismi haline gelen Esma'nın erkek kardeşi Enes Biltaci, katliamla ilgili yasal adım atılmamasını kınadı. AA muhabirine konuşan Biltaci, Rabia ve Nahda meydanlarındaki katliamların sorumlularının bulunmadığına işaret ederek, "Rabia katliamının üzerinden bu kadar süre geçmesine rağmen şehitlerin haklarının alınması konusunda tek adım dahi atılmadı. Halen Tora Cezaevi'nde tutuklu bulunan babamın (Muhammed el-Biltaci) defalarca yaptığı 'Esma'nın öldürülmesine ilişkin soruşturma açılması talebi' Başsavcılık tarafından reddedildi" ifadesini kullandı. "Darbe yönetiminden adalet beklenemez" diyen Biltaci, kurbanların ailelerinin, katliamın 100. günü öncesinde eylemlerin ivme kazanarak ve yasal şekilde devam etmesinin önemli olduğunu düşünündüğünü ifade etti. Biltaci, "Rabiatul Adeviyye Meydanı'nda yapılan kanlı baskından bu yana ülke genelinde hemen hergün düzenlenen eylemler, kızkardeşim dahil pekçok kişiyi öldüren darbecilerin bir tür yargılanması anlamı taşıyor" dedi. -Katliam Lahey'e taşınacak Darbe yönetiminin görevinden uzaklaştırdığı Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin hukuk ekibinin basın sözcüsü Mustafa Azab, Rabiatul Adeviyye Meydanı'nda öldürülenler hakkında hala bile hiçbir yasal adım atılmadığına dikkat çekerek, yapılanları sert bir dille eleştirdi. Bu konuda uluslararası hukukun harekete geçirilmesinin uygun olduğu değerlendirmesinde bulunan Azab, 28 Ağustos'ta Mısır'daki askeri darbeyi tanımayan ve zımnen Mursi'ye destek veren Güney Afrika Cumhuriyeti başsavcılık soruşturma birimine yasal bir dilekçe sunduklarını ifade etti. Dilekçenin kabul edilip, davanın açılması durumunda katliamı Lahey'dekiUluslararası Ceaz Mahkemesi'ne (UCM) taşıma imkanının doğabileceğini söyleyen Azab,Güney Afrika Savcılığı'nın son günlerde Rabia katliamıyla ilgili şahitlerin dinlenmesine başladığını ifade etti. Mısır'daki darbecilerin insanlığa karşı suç işlediği gerekçesiyle iki aydan bu yana uluslararası alanda hukuki çabalar yürüttüklerini kaydeden Azab, yasal adımların atılması için gerekli parçaların bir araya getirilmeye başlandığını ifade etti. -"Gizli bir el devreye girdi" Darbeye Karşı Yargı Bağımsızlığı Cephesi Koordinatörü ve Rabiatul Adeviyye'de hayatını kaybeden bazı maktullerin ailelerinin avukatı Amr Alaaddin ise, "Rabiatul Adeviyye şehitlerinin davasına bakan savcılık ile darbeyle görevinden alınan Mısır'ın ilk seçilmiş Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin, yardımcısının ve İhvan liderlerinin davalarına bakan savcılığın aynı olması zihinlerde soru işareti oluşmasına neden oluyor" dedi. Alaaddin, şöyle konuştu: "Sadece defin izinleriyle suç duyurusunda bulunması bile başsavcılığın soruşturma başlatması ve özellikle adli tıp raporunun tesliminden sonraİçişleri Bakanlığı'nı görevlendirmesini gerektirir. Siyasi durum nedeniyle olayın üzerinden 100 gün geçmesine rağmen başsavcılığın nazarında bir sanık bulunamadı. Ancak şehitleri savunma heyetinin gözünde hala bu davada suçlu, Savunma Bakanı Abdulfettah es-Sisi, İçişleri Bakanı Muhammed İbrahim ve Başbakan Hazım Biblavi'dir." Alaaddin, "Tutuklu bulunan Hürriyet ve Adalet Partisi (HAP) Genel Başkan Yardımcısı Muhammed el-Biltaci ve Müslüman Kardeşler Cemiyeti (İhvan) Rehberlik Konseyi Başkanı Muhammed Bedii, gösterilerde hayatını kaybeden çocukları Esma ve Ammar'ın ölümlerinin soruşturulması talebinde bulundu. Ancak bu konuda yeni bir adım atılmadı. Sanki bilinmeyen bazı taraflar, suçluların mahkemeye sevk edilmemeleri için bu davanın kapatılması talimatını verdi" değerlendirmesinde bulundu. Yüksek Yargı Konseyi'ni, Başsavcı Hişam Berekat'ın yargılanması için gerekli işlemleri yapmaya çağıran Alaaddin, "Soruşturmanın gecikmesinden ve Rabiatul Adeviyye Meydanı'nda göstericilerin öldürülmesi suçuna karışanların yargılanmasına yönelik adalet önünde ayrımcılık yapılmasından Başsavcı Berekat sorumludur" dedi. Mısır güvenlik güçleri, 14 Ağustos'ta demokrasi yanlılarının gösteri düzenlediği Rabiatul Adeviyye ve Nahda meydanlarına silahlı müdahalede bulunmuş, müdahale sonrası yaşanan katliamda yüzlerce kişi ölmüştü. Uluslararası "R4bia Platformu", darbe ve ardından yaşanan süreçte 3 bin 510 kişinin öldüğünü, 20 bin 559 bin kişinin yaralandığını, 2 bin 144 kişinin tutuklandığını duyurmuştu.
|
1838 kez okundu
YorumlarHenüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |