ABD'nin St.Louis kentine bağlı Ferguson kasabasında 18 yaşındaki siyahi gencin polis kurşunuyla öldürülmesi sonrasında başlayan isyan büyüyor. Ferguson'da olayları takip eden iki gazetecinin gözaltına alınma şekli, bölgede yaşayan siyahileri isyan ettirdi. Bazı eylemciler diz üstü yere çökerek polise isyan etti ve "Beni de vur" diye bağırdı.

ABD'nin Missouri eyaletine bağlı Ferguson kasabasında 18 yaşındaki Michael Brown'un polis kurşunuyla öldürülmesi sonrası başlayan protesto gösterileri devam ediyor.

Eylemler sonrası ABD polisi, kasabayı abluka altına aldı.

Polis ablukasını ve gösterileri haber yapmak isteyen iki gazeteci zorla gözaltına alındı. Gözaltına alınan gazetecilerinden biri ünlü Amerikan gazetesi Washington Post'ta çalışıyor.

Polis, eylemcileri molotofkokteyli atmak ve polis araçlarını ateş vermek suçluyor.

Siyahilerin yaşadığı Ferguson kasabasında geçtiğimiz Cumartesi gecesi 18 yaşındaki Michael Brown isimli genç polisin açtığı ateş sonucu hayatını kaybetti.

Ferguson sokaklarında bazı protestocuların polis araçlarına molotofkokteyli ve çeşitli maddeler atması üzerine, halkın evlerine dönmesi çağrısı yapan polis, göstericileri dağıtmak için sis ve göz yaşartıcı bomba kullandı.

Ferguson polis müdürü Tom Jackson, olayla ilgili araştırmanın tamamlanmasının zaman alabileceğini belirterek maalesef bölgede ırk temelli gerginliğin yeniden su yüzeyine çıktığını kaydetti.

Jackson, polis teşkilatı olarak Ferguson sokaklarında halkın birlikte yaşayabileceği ortamı sağlamayı amaçladıkların ifade etti.

ABD Başkanı Barack Obama da, siyahi gencin ölümünü "yürek burkucu" olarak nitelemişti.

ABD'de 2012 yılında da, Florida'da Trayvon Martin isimli siyahi genç, bir güvenlik görevlisi tarafından öldürülmüştü.

Olayla ilgili davada George Zimmerman adlı görevlinin cinayetten suçsuz bulunması, ülke çapında büyük infiale yol açmış, ırk ayrımcılığı ve sivil haklara dair tartışmalar yeniden canlanmıştı.